HARUN EBU HUSEYIN - YILDIRIM
  Esmaul Hüsna
 
“Allah'ın güzel isimleri vardır. O'na bu isimlerle duâ edin. O'nun isimleri hakkında eğriliğe sapanları terk edin. Onlar, yapmış olduklarının cezasını çekeceklerdir.” (Araf: 180)
 
اَ
Allah, O'ndan başka yoktur tapılacak
En güzel isimler, O'nundur ancak.
 
اَلْوَكِيلُ - اَلْقَوِىُّ
Vekîl'dir, daima kulun vekili.
Kavî'dir, işi pek güçlü, kuvvetli.
اَلرَّحْمَنُ – اَلرَّحِيمُ
Rahman'dır, esirger, merhametlidir.
Rahim'dir, kuluna pek rahmetlidir.
 
اَلْمَتِينُ - اَلْوَلِىُّ
Metîn'dir, sarsılmaz pek metanetli.
Velî'dir, mevlâ'dır, ne güzel velî.
اَلْمَلِكُ – اَلْقُدُّوسُ
Melik'dir, mülk O'nun varlık O'nundur.
Kuddûs'tür, eşsizlik, birlik O'nundur.
 
اَلْحَمِيدُ – اَلْمُحْصِى
Hamîd'dir, her işi yerinde, yüce.
Muhsî'dir, saymıştır, nasıl ve nice.
اَلسَّلاَمُ – اَلْمُؤْمِنُ
Selâm'dır, selâmet, saadet O'ndan.
Mü'min'dir, hidayet emniyet O'ndan.
 
اَلْمُبْدِئُ – اَلْمُعِيدُ
Mübdî'dir, her işin başıdır, başlar.
Muîd'dir, her işi tekrar O işler.
اَلْمُهَيْمِنُ – اَلْعَزِيزُ
Müheymin, gözeten, denetleyen O.
Aziz'dir, şerefli, şeref veren O.
 
اَلْمُحْيِى - اَلْمُمِيتُ
Muhyî'dir diriltir, hayat bahşeder.
Mümît'dir, öldürür ve helak eder.
اَلْجَبّاَرُ
Cebbâr'dır, her derdin çaresi O'ndan.
Çıkmaya çare yok, buyruklarından.
 
اَلْحَىُّ - اَلْقَيوُّمُ
Allah'ım bir Hayy'dir, daim sağ ölmez.
Kayyûm'dur hiç bir şey O'nsuz sağ olmaz.
اَلْمُتَكَبِّرُ
Büyüklük O'nundur, O mütekebbir.
Bir Allah, en büyük demektir tekbir.
 
اَلْواَجِدُ - اَلْماَجِدُ
Vâcid'dir, ezeli, ebedi vardır.
Mâcid'dir, mecidle anlamı birdir.
اَلْخاَلِقُ – اَلْباَرِئُ
Hâlık'tır, yarattı, yoktan var etti.
Bârî'dir, düpdüzgün yaptı, düzeltti.
 
اَلْواَحِدُ - اَلصَّمَدُ
Vâhid'dir, birdir O, başka İlah yok.
Samed'dir, eşsizdir, gayrine âh yok.
اَلْمُصَوِّرُ
Musavvir, her şeye bir suret vermiş.
Sanatını gözler önüne sermiş.
 
اَلْقاَدِرُ - اَلْمُقْتَدِرُ
Kâdir'dir, herşeyin üstüne gider.
Muktedîr, her işi yapar, alteder.
اَلْغَفّاَرُ – اَلْقَهّاَرُ
Ğaffâr'dır, bağışlar, eksiği kapar.
Kahhâr'dır, kahreder ne yapar, yapar.
 
اَلْمُقَدِّمُ - اَلْمُؤَخِّرُ
Mukaddim, isterse öne alır O.
Muahhir, isterse sona alır O.
اَلْوَهّاَبُ – اَلرَّزاَّقُ
Vehhâb'tır, hep verir, hep karşılıksız.
Razzâk'tır, mahlûku komaz rızıksız.
 
اَلأَوَّلُ – اَلآخِرُ
Evvel'dir, ilk O'dur, yoktur öncesi.
Ahir'dir son O'dur, yoktur sonrası.
اَلْفَتّاَحُ – اَلْعَلِيمُ
Fettâh'tır, yol açar kapılar açar.
Alîm'dir, bilendir sonsuz ilmi var.
 
اَلظّاَهِرُ - اَلْباَطِنُ
Zâhir'dir, en üstün O'ndan üste yok.
Bâtın'dır, en gizli O'ndan berî yok.
اَلْقاَبِضُ – اَلْباَسِطُ
Kâbız'dır, dilerse sıkar, dar eder.
Bâsıt'tır, bol verir, yoğu var eder.
 
اَلْواَلِى - اَلْمُتَعاَلِى
Vâlî'dir, üstlenir, destekler kulu.
Müteâlî O'dur, yüksek ve ulu.
اَلْخاَفِضُ – اَلرّاَفِعُ
Hâfız'dır, indirir, alçaltır aman.
Râfı'dir, bindirir, yüceltir heman.
 
اَلْبَرُّ - اَلتَّوّاَبُ
Berr'dir, kaplamıştır lutfu her yeri.
Tevvâb, kabul eder, tüm tevbeleri.
اَلْمُعِزُّ – اَلْمُذِلُّ
Muîz'dir, yükseltir izzetler verir.
Müzil'dir, alçaltır, zilletler verir.
 
اَلْمُنْتَقِمُ – اَلْعَفُوُّ
Müntakîm, intikam alır, bırakmaz.
Afüv'dür, yalvarsan affeder, bakmaz.
اَلسَّمِيعُ – اَلْبَصِيرُ
Semi'dir, herşeyi duyar, işitir.
Basîr'dir, herşeyi görür, gözetir.
 
اَلرَّؤُوفُ – ماَلِكُ الْمُلْكِ
Raûf'dur, şefkati, merhameti çok.
Mâliki'l-Mülk'tür O, mülk de ortağı yok.
اَلْحَكَمُ – اَلْعَدْلُ
Hakem'dir, söz O'nda, her sözü hikmet.
Adl, işi adalet, sözü adalet.
 
ذُوالْجَلاَلِ وَاْلاِكْراَمِ
O'dur zü'l-Celâli ve'l-İkrâm mevlâ.
Yücelik ve İhsan hep O'ndan ola.
اَللَّطِيفُ – اَلْخَبِيرُ
Latîf'tir, lutfeder, pek ince bilir.
Habîr'dir, her şeyden haberdar olur.
 
اَلْمُقْسِطُ - اَلْجاَمِعُ
Muksit'tir, Âdildir, her işi denge.
Câmî'dir, toplayan belli bir güne.
اَلْحَلِيمُ – اَلْعَظِيمُ
Halîm'dir, hiç ivmez, hep verir mühlet.
Azîm'dir, sadece O'nun azamet.
 
اَلْغَنِىُّ - اَلْمُغْنِى
Ğanîy'dir, değildir bir şeye muhtaç.
Muğnî'dir, O'ndandır bütün ihtiyaç.
اَلْغَفُورُ – اَلشَّكُورُ
Ğafûr'dur, bağışlar, örter, affeder.
Şekûr'dur, hak bilir, azı çok eder.
 
اَلْماَنِعُ
Manî'dir, engeller her ne isterse.
Veremez hiç kimse, O bir keserse.
اَلْعَلِىُّ – اَلْكَبِيرُ
Alîy'dir, en üstün, en yüksek O'dur.
Kebîr'dir, en büyük, en büyük O'dur.
 
اَلضّاَرُّ - اَلنّاَفِعُ
Zârr'dır, zararına engel olunmaz.
Nafi'dir, faydasından uzak kalınmaz.
اَلْحَفِيظُ – اَلْمُقِيتُ
Hafîz'dir, O kollar, O bekler durur.
Mukît'tir, herşeyin hakkını korur.
 
اَلنُّورُ - اَلْهاَدِى
Nûr'dur, nasıl nûrdur asla bilinmez.
Hâdî'dir, O'nsuz hiç bir şey bulunmaz.
اَلْحَسِيبُ – اَلْجَلِيلُ
Hasîb'tir, hesaplar ve hesap sorar.
Celîl'dir en yüce, en yüce O var.
 
اَلْبَدِيعُ - اَلْباَقِى
Bedî'dir, herşeyi yoktan var kılan.
Bâkî'dir, ebedi kalacak olan.
اَلْكَرِيمُ – اَلرَّقِيبُ
Kerîm'dir, pek cömert, ikram edici.
Rakîb'dir, görücü, hem gözetici.
 
اَلْواَرِثُ
Vâris'dir, herşeyin mirası O'nun.
Burası O'nundur, orası O'nun.
اَلْمُجِيبُ – اَلْواَسِعُ
Mücîb'dir, karşılık verir duâya.
Yalvar herşeyi bol, Vâsî Mevlaya.
 
اَلرَّشِيدُ - اَلصَّبوُرُ
Reşîd'dir, gösterir ve eriştirir.
Sabûr'dur, sabırlı hep fırsat verir
اَلْحَكِيمُ – اَلْوَدُودُ
Hakîm'dir, her sözü, her işi doğru.
Vedûd'dur, sevilir, sever kulunu.
 
 
En güzel isimler bir tek Allah'ın.
Var sen de nimeti ve çok günahın.
اَلْمَجِيدُ – اَلْباَعِثُ
Mecîd'dir, şanlıdır, pek şereflidir.
Bâis'dir, ruh verir, elçi gönderir.
 
 
Nimetiyle günahını temizle.
Bu güzel adları iyi ezberle.
اَلشَّهِيدُ – اَلْحَقُّ
Şehîd'dir, her şeye şâhidtir Allah.
Ezelî, ebedî tek Hak'dır Allah.
 
Sonra hakkın ver gaflete dalma.
Cehenneme girip, Cennet’ten olma.
 
 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol