اَﷲ
|
Allah, O'ndan başka yoktur tapılacak
En güzel isimler, O'nundur ancak.
|
اَلْوَكِيلُ - اَلْقَوِىُّ
|
Vekîl'dir, daima kulun vekili.
Kavî'dir, işi pek güçlü, kuvvetli.
|
اَلرَّحْمَنُ – اَلرَّحِيمُ
|
Rahman'dır, esirger, merhametlidir.
Rahim'dir, kuluna pek rahmetlidir.
|
اَلْمَتِينُ - اَلْوَلِىُّ
|
Metîn'dir, sarsılmaz pek metanetli.
Velî'dir, mevlâ'dır, ne güzel velî.
|
اَلْمَلِكُ – اَلْقُدُّوسُ
|
Melik'dir, mülk O'nun varlık O'nundur.
Kuddûs'tür, eşsizlik, birlik O'nundur.
|
اَلْحَمِيدُ – اَلْمُحْصِى
|
Hamîd'dir, her işi yerinde, yüce.
Muhsî'dir, saymıştır, nasıl ve nice.
|
اَلسَّلاَمُ – اَلْمُؤْمِنُ
|
Selâm'dır, selâmet, saadet O'ndan.
Mü'min'dir, hidayet emniyet O'ndan.
|
اَلْمُبْدِئُ – اَلْمُعِيدُ
|
Mübdî'dir, her işin başıdır, başlar.
Muîd'dir, her işi tekrar O işler.
|
اَلْمُهَيْمِنُ – اَلْعَزِيزُ
|
Müheymin, gözeten, denetleyen O.
Aziz'dir, şerefli, şeref veren O.
|
اَلْمُحْيِى - اَلْمُمِيتُ
|
Muhyî'dir diriltir, hayat bahşeder.
Mümît'dir, öldürür ve helak eder.
|
اَلْجَبّاَرُ
|
Cebbâr'dır, her derdin çaresi O'ndan.
Çıkmaya çare yok, buyruklarından.
|
اَلْحَىُّ - اَلْقَيوُّمُ
|
Allah'ım bir Hayy'dir, daim sağ ölmez.
Kayyûm'dur hiç bir şey O'nsuz sağ olmaz.
|
اَلْمُتَكَبِّرُ
|
Büyüklük O'nundur, O mütekebbir.
Bir Allah, en büyük demektir tekbir.
|
اَلْواَجِدُ - اَلْماَجِدُ
|
Vâcid'dir, ezeli, ebedi vardır.
Mâcid'dir, mecidle anlamı birdir.
|
اَلْخاَلِقُ – اَلْباَرِئُ
|
Hâlık'tır, yarattı, yoktan var etti.
Bârî'dir, düpdüzgün yaptı, düzeltti.
|
اَلْواَحِدُ - اَلصَّمَدُ
|
Vâhid'dir, birdir O, başka İlah yok.
Samed'dir, eşsizdir, gayrine âh yok.
|
اَلْمُصَوِّرُ
|
Musavvir, her şeye bir suret vermiş.
Sanatını gözler önüne sermiş.
|
اَلْقاَدِرُ - اَلْمُقْتَدِرُ
|
Kâdir'dir, herşeyin üstüne gider.
Muktedîr, her işi yapar, alteder.
|
اَلْغَفّاَرُ – اَلْقَهّاَرُ
|
Ğaffâr'dır, bağışlar, eksiği kapar.
Kahhâr'dır, kahreder ne yapar, yapar.
|
اَلْمُقَدِّمُ - اَلْمُؤَخِّرُ
|
Mukaddim, isterse öne alır O.
Muahhir, isterse sona alır O.
|
اَلْوَهّاَبُ – اَلرَّزاَّقُ
|
Vehhâb'tır, hep verir, hep karşılıksız.
Razzâk'tır, mahlûku komaz rızıksız.
|
اَلأَوَّلُ – اَلآخِرُ
|
Evvel'dir, ilk O'dur, yoktur öncesi.
Ahir'dir son O'dur, yoktur sonrası.
|
اَلْفَتّاَحُ – اَلْعَلِيمُ
|
Fettâh'tır, yol açar kapılar açar.
Alîm'dir, bilendir sonsuz ilmi var.
|
اَلظّاَهِرُ - اَلْباَطِنُ
|
Zâhir'dir, en üstün O'ndan üste yok.
Bâtın'dır, en gizli O'ndan berî yok.
|
اَلْقاَبِضُ – اَلْباَسِطُ
|
Kâbız'dır, dilerse sıkar, dar eder.
Bâsıt'tır, bol verir, yoğu var eder.
|
اَلْواَلِى - اَلْمُتَعاَلِى
|
Vâlî'dir, üstlenir, destekler kulu.
Müteâlî O'dur, yüksek ve ulu.
|
اَلْخاَفِضُ – اَلرّاَفِعُ
|
Hâfız'dır, indirir, alçaltır aman.
Râfı'dir, bindirir, yüceltir heman.
|
اَلْبَرُّ - اَلتَّوّاَبُ
|
Berr'dir, kaplamıştır lutfu her yeri.
Tevvâb, kabul eder, tüm tevbeleri.
|
اَلْمُعِزُّ – اَلْمُذِلُّ
|
Muîz'dir, yükseltir izzetler verir.
Müzil'dir, alçaltır, zilletler verir.
|
اَلْمُنْتَقِمُ – اَلْعَفُوُّ
|
Müntakîm, intikam alır, bırakmaz.
Afüv'dür, yalvarsan affeder, bakmaz.
|
اَلسَّمِيعُ – اَلْبَصِيرُ
|
Semi'dir, herşeyi duyar, işitir.
Basîr'dir, herşeyi görür, gözetir.
|
اَلرَّؤُوفُ – ماَلِكُ الْمُلْكِ
|
Raûf'dur, şefkati, merhameti çok.
Mâliki'l-Mülk'tür O, mülk de ortağı yok.
|
اَلْحَكَمُ – اَلْعَدْلُ
|
Hakem'dir, söz O'nda, her sözü hikmet.
Adl, işi adalet, sözü adalet.
|
ذُوالْجَلاَلِ وَاْلاِكْراَمِ
|
O'dur zü'l-Celâli ve'l-İkrâm mevlâ.
Yücelik ve İhsan hep O'ndan ola.
|
اَللَّطِيفُ – اَلْخَبِيرُ
|
Latîf'tir, lutfeder, pek ince bilir.
Habîr'dir, her şeyden haberdar olur.
|
اَلْمُقْسِطُ - اَلْجاَمِعُ
|
Muksit'tir, Âdildir, her işi denge.
Câmî'dir, toplayan belli bir güne.
|
اَلْحَلِيمُ – اَلْعَظِيمُ
|
Halîm'dir, hiç ivmez, hep verir mühlet.
Azîm'dir, sadece O'nun azamet.
|
اَلْغَنِىُّ - اَلْمُغْنِى
|
Ğanîy'dir, değildir bir şeye muhtaç.
Muğnî'dir, O'ndandır bütün ihtiyaç.
|
اَلْغَفُورُ – اَلشَّكُورُ
|
Ğafûr'dur, bağışlar, örter, affeder.
Şekûr'dur, hak bilir, azı çok eder.
|
اَلْماَنِعُ
|
Manî'dir, engeller her ne isterse.
Veremez hiç kimse, O bir keserse.
|
اَلْعَلِىُّ – اَلْكَبِيرُ
|
Alîy'dir, en üstün, en yüksek O'dur.
Kebîr'dir, en büyük, en büyük O'dur.
|
اَلضّاَرُّ - اَلنّاَفِعُ
|
Zârr'dır, zararına engel olunmaz.
Nafi'dir, faydasından uzak kalınmaz.
|
اَلْحَفِيظُ – اَلْمُقِيتُ
|
Hafîz'dir, O kollar, O bekler durur.
Mukît'tir, herşeyin hakkını korur.
|
اَلنُّورُ - اَلْهاَدِى
|
Nûr'dur, nasıl nûrdur asla bilinmez.
Hâdî'dir, O'nsuz hiç bir şey bulunmaz.
|
اَلْحَسِيبُ – اَلْجَلِيلُ
|
Hasîb'tir, hesaplar ve hesap sorar.
Celîl'dir en yüce, en yüce O var.
|
اَلْبَدِيعُ - اَلْباَقِى
|
Bedî'dir, herşeyi yoktan var kılan.
Bâkî'dir, ebedi kalacak olan.
|
اَلْكَرِيمُ – اَلرَّقِيبُ
|
Kerîm'dir, pek cömert, ikram edici.
Rakîb'dir, görücü, hem gözetici.
|
اَلْواَرِثُ
|
Vâris'dir, herşeyin mirası O'nun.
Burası O'nundur, orası O'nun.
|
اَلْمُجِيبُ – اَلْواَسِعُ
|
Mücîb'dir, karşılık verir duâya.
Yalvar herşeyi bol, Vâsî Mevlaya.
|
اَلرَّشِيدُ - اَلصَّبوُرُ
|
Reşîd'dir, gösterir ve eriştirir.
Sabûr'dur, sabırlı hep fırsat verir
|
اَلْحَكِيمُ – اَلْوَدُودُ
|
Hakîm'dir, her sözü, her işi doğru.
Vedûd'dur, sevilir, sever kulunu.
|
|
En güzel isimler bir tek Allah'ın.
Var sen de nimeti ve çok günahın.
|
اَلْمَجِيدُ – اَلْباَعِثُ
|
Mecîd'dir, şanlıdır, pek şereflidir.
Bâis'dir, ruh verir, elçi gönderir.
|
|
Nimetiyle günahını temizle.
Bu güzel adları iyi ezberle.
|
اَلشَّهِيدُ – اَلْحَقُّ
|
Şehîd'dir, her şeye şâhidtir Allah.
Ezelî, ebedî tek Hak'dır Allah.
|
|
Sonra hakkın ver gaflete dalma.
Cehenneme girip, Cennet’ten olma.
|